Cilt 21 Sayı 1 (2020)
https://hdl.handle.net/11494/2184
2024-03-29T15:54:33ZErzincan Girlevik şelalesi ve yakın çevresine gelen ziyaretçilerin rekreasyonel talep ve isteklerinin belirlenmesi
https://hdl.handle.net/11494/2521
Erzincan Girlevik şelalesi ve yakın çevresine gelen ziyaretçilerin rekreasyonel talep ve isteklerinin belirlenmesi
Caner, Ahmet Mesut; Demi̇r, Metin
Günümüzde insanlar kent stresinden uzaklaşmak, özlem duyduğu kırsal yaşamı bir nebze olsun
yaşayabilmek, doğa ile iç içe olmak ve rekreasyon gereksinimlerini karşılamak için farklı doğal
kaynaklar ve alanları kullanmaktadırlar. Rekreasyonel alanların ziyaretçi istekleri ile bölgenin doğal
özelliklerine uygun planlanması sürdürülebilirlik ve rekreasyon kalitesi açısından oldukça önemlidir.
Erzincan İli, Çağlayan Beldesi’nde bulunan Girlevik Şelalesi’de, ülkemizin manzara ve doğal peyzaj
güzelliği bakımından önemli rekreasyonel alanlarından birisidir. Bu çalışmada, Erzincan Girlevik
Şelalesi ve yakın çevresine gelen ziyaretçilerin mevcut rekreasyonel etkinliklerin yeterlilik düzeyleri,
rekreasyonel eğilimleri ve talepleri ile alanın ziyaretçi yoğunluğuna dair görüşlerinin belirlenmesi
amaçlanmıştır. Çalışma 2017-2018 yıllarında Kasım-Haziran ayları arasında gerçekleştirilmiştir.
Araştırma kapsamında alana gelen ziyaretçilerle 385 adet yüz yüze anket çalışması yapılmıştır. Anket
formu konu ile ilgili literatürler değerlendirilerek hazırlanmıştır. Anket çalışmasında toplanan veriler
SPSS 21.0 istatistik paket programında değerlendirilmiş ve frekans tabloları çıkarılmıştır. Toplanan
sonuçlar analiz edilerek alana gelen ziyaretçilerin rekreasyonel istekleri belirlenmiş, buna bağlı olarak
alan planlaması ile ilgili öneriler sunulmuştur.; Today, people use different natural resources and areas to get away from urban stress, to live a little
bit of rural life, to be intertwined with nature and to meet recreation needs. Planning of recreational
areas according to the natural characteristics of the region with the requests of visitors is very
important in terms of sustainability and quality of recreation. Located in Çağlayan District of Erzincan
province, Girlevik Falls is one of the most important recreational areas in terms of the landscape and
natural landscape beauty of our country. In this study, it was aimed to determine the adequacy levels,
recreational trends and demands of the current recreational activities of the visitors coming to
Erzincan Girlevik waterfall and its vicinity and their views on the visitor density of the area. The study
was conducted between November and June 2017-2018. 385 face-to-face questionnaires were
conducted with visitors from the area within the scope of the survey. The survey form was formed by
evaluating the literature on the subject. Data collected at the end of the questionnaire were evaluated
in SPSS 21.0 statistical package program and frequency tables were extracted. Recreational requests
of visitors who come to the area that analyze the collected results are requested, and accordingly,
suggestions about area planning
2020-01-01T00:00:00ZComparison of antioxidant and antimicrobial activities of plant extracts Centaury (Hypericum montbretii and Hypericum bupleuroides) and Blackthorn (Paliurus spina-christi Mill) in Artvin, Giresun region of Turkey
https://hdl.handle.net/11494/2520
Comparison of antioxidant and antimicrobial activities of plant extracts Centaury (Hypericum montbretii and Hypericum bupleuroides) and Blackthorn (Paliurus spina-christi Mill) in Artvin, Giresun region of Turkey
Ceylan, Şule; Harşıt, Burhan; Saral, Özlem; Özcan, Mehmet; Demir, İsmail
Antioxidant activity 13 different samples of medicinal and aromatic plants of Centaury (Hypericum
montbretii), Centaury (Hypericum bupleuroides), Blackthorn (Paliurus spina-christi Mill), including leaf,
flower and stem, was investigated using DPPH, FRAP and CUPRAC methods. Total flavonoid, total
phenolic amount and the antibacterial features of extracts from these herbs were also determined.
According to the obtained of antioxidant datas, except for the result of total polyphenol assay, the
dried leaves of Centuary (Hypericum montbretii) had the best antioxidant property that was realized
in all results. Accordingly test of total polyphenol, the content of yellow flower of Centuary (Hypericum
montbretii) herb was measured as of 22.48±0.66 mg GAE /g dry herb sample and so this herb had the
highest total phenolic content. Antimicrobial activity tests were carried out using disc diffusion
methods with 12 microbial species and the most of them displayed good-moderate antimicrobial and
antifungal activity.; Tıbbi ve aromatik bitkilerden olan Kantaron (Hypericum montbretii ve Hypericum bupleuroides) ve
karaçalı (Paliurus spina-christi Mill) bitkilerinin yaprak, çiçek ve kök gibi kısımlarından oluşan 13 farklı
örneğin antioksidan aktivitesi DPPH, FRAP ve CUPRAC yöntemleri kulanılarak incelenmiştir. Aynı
zamanda bitki ekstraktların toplam fenolik ve toplam flavonoid miktarları da ölçülmüş ve antimikrobiyal
özellikleri de belirlenmiştir. Antioksidan aktivite sonuçlarına göre tüm analizler içinde (toplam polifenol
miktar analizi hariç) en iyi aktivite Kantaron (Hypericum montbretii) bitkisinin kuru yaprağında olduğu
bulunmuştur. Toplam polifenol analizine göre ise en yüksek aktivitenin 22.485±0.656 mg GAE /g değeri
ile Kantaron’un (Hypericum montbretii) çiçek kısmına ait olduğu görülmüştür. Antimikrobiyal analizler
ise disk düfüzyon yöntemi kullanılarak yapılmış ve bitki ekstraktlarının 12 tane test mikrorganizması
üzerine etkisi incelenmiştir. Bu sonuçlara göre bitkilerden çoğunun bakterilere ve mantar suşlarına karşı
iyi derecede aktivite gösterdiği gözlenmiştir.
2020-01-01T00:00:00ZRicotia carnosula’nın saksı bitkisi olarak kullanımında bitki yoğunluğunun peyzaj performansına etkisi
https://hdl.handle.net/11494/2519
Ricotia carnosula’nın saksı bitkisi olarak kullanımında bitki yoğunluğunun peyzaj performansına etkisi
Kösa, Semra
Peyzaj mimarlığında özellikle ön bahçelerde ve dar alanlarda farklı görsel etkiler yaratmak amacıyla
saksılı bitkilerle bitkisel tasarımlar yapılabilmektedir. Saksılı bitki kullanımlarında mevsimlik çiçeklerin
kullanımı çoğu zaman, kullanıcılara bakım açısından kolaylık sağlarken aynı zamanda farklı
mevsimlerde tür çeşitliliği yaratmada pratik çözümler sunmaktadır. Bu çalışma, Ricotia carnosula
türünün saksılı kullanımındaki peyzaj performansına bitki yoğunluğunun etkisini belirlemek amacıyla
2018 yılında Antalya merkezde, açık alanda, Mart-Mayıs ayları (8 hafta) arasında gerçekleştirilmiştir.
Çalışmada, sadece toprak ortamının doldurulduğu çapı 20 cm olan 1.5 litrelik plastik saksılardaki 3
farklı bitki yoğunluğunun (saksı başına 1, 3, 5 bitki) peyzaj performansına olan etkisi, her hafta yapılan
bitki büyüme özelliklerinin ölçülmesi ve görsel kalitenin puanlanması ile belirlenmiştir. Çalışma
sonucunda, görsel kalitenin ve bitki büyüme özelliklerinin farklı bitki yoğunluklarına göre farklılıklar
gösterdiği belirlenmiş ve en iyi peyzaj performansının 3 bitkili saksılarda olduğu tespit edilmiştir. Bu
çalışma, R. carnosula türünün saksılı kullanımında yaklaşık 8 hafta boyunca çiçeklenme göstererek
etkinliğini sürdürebildiğini ve bitkisel tasarımda saksılı bitki olarak kullanımının mümkün olabildiğini
ortaya koymuştur.; In landscape architecture, especially in front gardens and narrow spaces, planting designs can be
made with potted plants to create different visual effects. In potted plant uses, the use of seasonal
flowers often provides convenience to the user in terms of care, but also provides practical solutions
for creating species diversity in different seasons. The aim of this study was to determine the effect
of plant density on landscape performance of potted use of Ricotia carnosula in 2018 in the open area
of Antalya in March-May (8 weeks). In this study, the effect of 3 different plant densities (1, 3, 5 plants
per pot) on landscape performance in 1.5 liter plastic pots with a diameter of 20 cm, which is filled
only with soil medium, was determined by measuring the plant growth characteristics and scoring the
visual quality each week. As a result of the study, it was determined that visual quality and plant
growth characteristics showed differences according to different plant densities and the best
landscape performance was determined in pots (3 plants per pot). This study showed that R. carnosula
was able to maintain its efficacy in flowering for about 8 weeks and could be used as a potted plant in
planting design.
2020-01-01T00:00:00ZKavak odun atıklarından elde edilen peletlerin bazı yakıt özelliklerinin belirlenmesi
https://hdl.handle.net/11494/2514
Kavak odun atıklarından elde edilen peletlerin bazı yakıt özelliklerinin belirlenmesi
Zengi̇n, Yasemin; Çelik, Ayşegül E.; Dok, Mahmut; Çolak, Semra
Günümüzde iklim değişikliği küresel ölçekte ciddi bir tehdit olarak karşımıza çıkmaktadır. Fosil
yakıtların kullanımı sera gazı salınımlarını arttırmakta, bu da küresel ısınmaya neden olmaktadır. Her
geçen gün enerjiye olan talebin artmasına karşın; fosil yakıt rezervlerinin hızla tükenmesi, fosil yakıtlar
bakımından dışarıya bağımlı olmamız ve döviz kurlarındaki ani değişiklikler, fosil yakıtların çevresel
olarak ciddi hasarlara sebep olması yenilenebilir enerji kaynaklarına olan ihtiyacı daha da önemli
kılmaktadır. Orman atıkları, zirai atıklar ve bunun yanı sıra ülkemiz şartlarında kolaylıkla yetiştirilebilen
ve hızlı büyüyen türlerden olan kavak odun artıklarının biyoyakıt olarak kullanılması büyük öneme
sahiptir. Bu çalışmada; Bayburt yöresinden temin edilen karakavak (Populus nigra) atıkları KTÜ Orman
Endüstri Mühendisliği pilot tesislerinde yongalanarak uygun boyuta getirildikten sonra, Karadeniz
Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (KTAEM) biyokütle ünitesinde pelet üretimi
gerçekleştirilmiştir. Üretilen peletlerin; ısıl değer, kül içeriği, nem oranının belirlenmesi, baca gazı
emisyonlarının ölçülmesi ve elementel analizleri KTAEM. laboratuvarlarında yapılmıştır. Kavak odun
atıklarından elde edilen peletlerinin ısıl değeri ve kül yüzdesi sırasıyla 18.91 MJ/kg (4515 cal/g) ve
%2.59 dur. N, C, H, O miktarları sırasıyla %0.52, %47.44, %5.92 ve %46.11 olarak bulunmuştur. Baca
gazı emisyon değerleri; O2, CO2, CO, NO, NOx, SO2 sırasıyla %15.70, %5.06, 1279 ppm, 64 ppm, 66.67
ppm ve 23 ppm olarak tespit edilmiştir. Kavak odun atıklarından yapılan odun peleti; EN 14961-2’ye
göre; nem içeriği, kül içeriği, ısıl değer, S (%) ve N (%) parametreleri bakımından EN-B kategorisinde
yer almaktadır.; Today, climate change is a serious threat on the global scale. The use of fossil fuels is one of the most
important causes of global warming. Despite the increasing demand for energy every day; rapid
depletion of fossil fuel reserves, in terms of its reliance on foreign fossil fuels and the need for
renewable energy sources becomes even more important as fossil fuels cause serious environmental
damage are making the need for renewable energy sources even more important. The use of poplar
wood residues, which are easily grown in our own conditions and fast growing species, as biofuels has
great importance. In this study; Poplar wood resudies were obtained from Bayburt. These materials
chipped in the appropriate size at pilot plant of KTU Faculty of Forestry, Forest Industry Engineering.
Pellets were produced in the biomass pellet production unit of the Black Sea Agriculture Research
Institute Directorate. The produced pellets; calorific value, ash content, to determine the moisture
content of the flue gas emission measurement and elemental analysis will be made in the Black Sea
Institute of Agricultural Waste Management laboratory. The thermal value and ash content of the
pellets obtained from poplar wood waste were 18.91 MJ/kg (4515 cal/g) and 2.59%respectively. The
amounts of N, C, H, O were 0.52%, 47.44%, 5.92%and 46.11%, respectively. The thermal value and ash
content of the pellets obtained from poplar wood waste were 18.91 MJ/kg (4515 cal/g) and
2.59%respectively. The amounts of N, C, H, O were 0.52%, 47.44%, 5.92%and 46.11%, respectively. The
emission values of the flue gas (O2, CO2, CO, NO, NOx, SO2) were also determined 15.70%, 5.06%, 1279
ppm, 64 ppm, 66.67 ppm and 23 ppm respectively. Wood pellets made of poplar wood waste;
According to EN 14961-2; moisture content, ash content, thermal value, S (%) and N (%) in terms of
parameters are in the EN-B category.
2020-01-01T00:00:00Z