Klasik Türk şiirinde menekşe
Künye
Çelebioğlu, A. (2016). Klasik Türk Şiirinde Menekşe. Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, (37), 161-182.Özet
Tüm sanat dalları gibi edebiyat da ilhamını doğadan almıştır, sanatçı işe
başlarken doğayı taklit eder. Edebiyatçı ise şiirini doğa ile süsler. Doğanın
insanlara sunduğu en önemli güzelliklerden biri çiçeklerdir. Edebiyatta bilhassa
klasik şiirde çiçekler çeşitli özellikleriyle birer sembol olarak şairlerin
vazgeçilmezleri arasında yerlerini almışlardır. Bu çiçeklerin içerisinde “ Gül, lâle,
karanfil, nergis, süsen, sümbül” gibi çiçekler başı çekmiş olsa da menekşe de
birçok özelliğiyle şiirde hak ettiği yere yerleşmiştir. Menekşe toprağa yakınlığı,
rengi, kokusu ve yapraklarının şekli ve çok çeşidinin bulunmasıyla hem aşk
şiirlerinin hem de tasavvufî şiirin vaz geçilmezleri arasında kendine önemli bir
yer edinmiştir. Menekşe, bazen hastalara şifa olmuş, bazen şarap olup misafirlere
sunulmuş, bazen de koku olup sevgilinin saçına sürülmüştür. Bu çalışmada
Klasik Türk Edebiyatında yüzün üzerinde divân taraması yapılarak menekşe
redifli kaside ve gazeller tespit edilerek anlamlarına göre tasnifleri yapılmıştır.
Yaklaşık 110 divân taramış olup içerisinde menekşe geçen beyitler sayıca fazla
olması nedeniyle çalışmaya dâhil edilmemişlerdir. Menekşe redifli 4 kaside ve
14 gazel ile 1 adet de na’at çalışmaya esas olarak incelenmiştir. Bu verilerden
hareketle sembolik ve gerçek anlamlar, üstlendiği mitolojik değerler
irdelenmiştir. Just like art, literature is inspired by nature, and artists imitate nature in
their work. Men of letters, on the other hand, garnish their poems with nature.
One of the most important beauties presented by nature to mankind is flowers. In
literature, particularly in classical poetry; flowers have become indispensable
symbols for poets due to their various features. Even though flowers like “rose,
tulip, carnation, daffodil, iris, and jacinth” are the most popular flowers; violet has also been properly involved in poetry due to its numerous features. With its
closeness to soil, color, scent, leaves and various species; violet has been
significantly involved in both love poems and sufi poems. Violet has occasionally
been a remedy for the patients, offered to guests as wine and to lover’s hair as a
scent. In this study, we reviewed more than a hundred ottoman poems in the
Classical Turkish Literature, determined eulogies and odes repeating violet and
classified them according to their meanings. We reviewed approximately 110
divan poems and as there were too many couplets mentioning violet, they were
not involved in the study. 4 eulogies and 14 odes and one na’at mentioning violet
were mainly examined in the study. Considering these data; their symbolic and
real meanings, as well as their mythological values are examined in the present
study.