Öğretmen adaylarının bilgi uçurma eğilimleri
Citation
Bozkuş, K. (2018). Öğretmen Adaylarının Bilgi uçurma Eğilimleri. Kuramsal Eğitimbilim Dergisi, 12(1), 97-115.Abstract
This research was conducted to determine the whistleblowing inclinations of prospective teachers
about an ethical problem they may encounter in their professional lives and the differences in inclinations based on gender, seniority and program. By employing survey method, the data were collected from 377 education faculty students using the tool developed in the research. According to findings, even if the ethical problem is considered as serious by the prospective teachers, they may not attempt to solve it, that the internal whistleblowing inclinations are significantly higher than the external whistleblowing inclinations, they prefer to solve the ethical problem in person instead of whistleblowing, they prefer traditional whistleblowing ways instead of social media, they do not need to hide their identities when whistleblowing through social media, the whistleblowing inclinations do not differ according to the gender and seniority but according to the program. It has been proposed to investigate the causes of the results, to include information on whistleblowing in teacher education, and to make legal arrangements to prevent
the negative consequences of whistleblowing. Bu araştırma, öğretmen adaylarının mesleki hayatlarında karşılaşabilecekleri bir etik soruna ilişkin bilgi uçurma eğilimleri ile cinsiyet, sınıf düzeyi ve programa göre eğilimlerdeki farklılıkları belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Veriler tarama yöntemiyle 377 eğitim fakültesi öğrencisinden araştırma kapsamında geliştirilen araç kullanılarak toplanmıştır. Bulgulara göre öğretmen adaylarının etik sorunu ciddiye alsalar dahi onu çözmek için girişimde bulunmayabilecekleri, içsel bilgi uçurma eğilimlerinin dışsal bilgi uçurma eğilimlerinden anlamlı derecede daha yüksek olduğu, bilgi uçurmak yerine etik sorunu bizzat çözmeyi daha çok tercih ettikleri, az bir kısmının etik sorunların altında yatan haklı nedenlerin olabileceğini varsaydıkları, geleneksel bilgi uçurma yollarını sosyal medya aracılığıyla bilgi uçurmadan daha çok tercih ettikleri, sosyal medya aracılığıyla bilgi uçurmada kimliklerini gizleme ihtiyacı duymadıkları, bilgi uçurma eğilimlerinin cinsiyet ve sınıf düzeyine göre farklılık göstermezken programa göre farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Varılan sonuçların nedenlerinin araştırılması, öğretmen eğitiminde bilgi uçurmaya ilişkin konulara yer verilmesi ve bilgi uçurmanın olumsuz sonuçlarının engellenmesi için yasal düzenlemelerin yapılması önerilmiştir.